Güzel bir sonbahar günü Anadolu Kavağı, Yoros Kalesi, Anadolu Feneri, Poyrazköy ve Riva’da gezilecek yerleri keşfediyoruz. Çevre yolundan Beykoz’a inip boğaz ile ilk buluşmamızı gerçekleştiriyor, scooterlarıyla bize eşlik eden kuzular ile birlikte boğaz kıyısında sahil yürüyüşümüzü yapıyoruz.
1 – ANADOLU KAVAĞI, YOROS KALESİ
Araba ile sahilden devam edip İstanbul’da Hafta Sonu Gezilecek Yerlerden Anadolu Kavağı’na ulaşıyoruz. Yosun Restoran’da boğaz kıyısına oturup, midye tava ve bira ikilisi ile buluşsak mı diyor, henüz acıkmadığımıza karar veriyor, bizi dondurma yemeye çağıran mekan çığırtkanlarının ısrarlarına dayanamayıp dondurmamızı alıyor, sahildeki banklara oturup dondurma keyfi yapıyoruz.
Sonraki durak Anadolu Kavağı’ndan araba ile 5 dakika mesafedeki Yoros Kalesi. Kapladığı alan İstanbul çevresindeki diğer bütün kalelerin kapladığı alandan çok daha büyük olan, Doğu Roma döneminde kalan kaleden sahile kadarki yamacında step step konumlandırılmış mekanın ismi Yoros Kafe. Yoros Kafe’nin alt girişinden giriyor, salıncakla sallanma molası verdikten sonra tepeye kadar tırmanıyoruz. Kalenin arkasından 3. Köprünün ayakları görünüyor. Boğaz manzarasına karşı biraz dinlendikten sonra aynı yoldan geri dönüyoruz.
2 – ANADOLU FENERİ, POYRAZKÖY
Sıradaki destinasyonumuz Anadolu Feneri. Hem Karadeniz ile İstanbul Boğazı’nın Anadolu yakasında birleştiği noktada yer alan deniz fenerinin hem de bu deniz fenerinin bulunduğu ve yıllarca askeri arazinin içinde kalmış minik, sevimli köyün ismi Anadolu Feneri. Fener’deki seyir terasından manzarayı seyrediyor, Poyrazköy’e doğru yola devam ediyoruz.
İstanbul Boğazı’ndan Karadeniz’e açılır açılmaz sağ kıyıda kalan, etrafının askeri bölgeyle çevrili olmasından, yerleşimin az olduğu için nispeten bakir olan şirin bir köy Poyrazköy. Poyrazköy’deki balık restoranlarının açık havada oturulan kısımları boş, herkes içeride oturuyor. Bahar ayında içeride oturmak cazip gelmiyor, zaten buradaki balıkçılardaki lüks balıkçı havasından pek haz etmiyor, rotamızı Riva’ya çeviriyoruz. 20 dakika sonra kendimizi Riva merkezinin hemen yanı başındaki geniş kumsalda dalga seslerini dinlerken buluyoruz.
3- RİVA, KALYON RESTORAN
Yaz döneminde plajları her çeşit insanla tıklım tıklım dolu olan bir kasaba olsa da, bahar aylarında Riva’da olmayı, hem orman havasını solumayı hem de deniz kıyısında dolaşmayı seviyoruz. Kumsal turumuzun ardından karınlar acıkıyor, Riva Deresi’nin Karadeniz’e döküldüğü taraftaki 3 balıkçıdan biri olan Kalyon Restoran’a gidiyoruz. Aylar önce yaptığımız bir Riva gezisinde Kalyon Restoran’daki kalabalık dikkatimizi çekmiş, yer bulamayınca hemen yanındaki Riva Yelken Restoran’a gitmiş, averaj bir lezzet ve hizmet almıştık. Bu kez insanların hava hafif olduğunda içeri kaçmasını fırsat bilip dere kenarı masamıza konuşlanıyor ve çok keyifli bir öğleden sonra yaşıyoruz.
Riva Kalyon Restoran ile ilgili detaylar için tıklayınız…
Bir günübirlik İstanbul gezisinin daha sonuna geliyor, evimize doğru dönüşe geçiyoruz…
Gezenti Anne’yi İnstagram’da takip etmek için tıklayın.
Riva’daki En İyi 5 Kahvaltı Mekanı ve 2023 Kahvaltı Fiyatları
İstanbul’da Hafta Sonu Çocuklarla Doğada Gezilecek En Güzel 25 Yer
1 Comment