Sakarya ili Kayalar köyünde 13 senedir hizmet vermekte olan Dejuna Yöresel Ürünler başta Abhaz yöresine ait Acıka, İsli peynir, Abaza peyniri, Çerkes Peyniri, Kuru et, tohumunu Abhazya’dan getirip ekimini kendilerinin yaptığı özel pastalık mısır unu gibi ürünlerin yanı sıra Manda Sucuğu, Ev Tereyağı, Ev Salçası, Zeytin, Zeytinyağı, Erişte, Tarhana, Bal gibi her gün yelpazesini genişlettiği doğal köy ürünlerinin toptan ve perakende satışını yapmaktadır.
Aslının “Acuka” değil “Acıka” olduğunu, bu ismin de Abazaca adı Pırpılcıka’dan (Biber Tuzu) geldiğini her yerde ısrarla belirten firma sahibi Görkem Canay ve Gökay Canay adlı iki genç kardeş, bu işi rahmetli babalarından devralıp senelerdir yürütmektedirler.
Özellikle domates salçası ve çemen gibi ürünlerle maliyetiyle birlikte kalitesi de düşürülerek piyasaya sürülen acıkalardan şikayetçi olan iki genç kardeş, acıkalarında kesinlikle acıkalık biber, Kastamonu Taşköprü sarımsağı, tuz, özel reyhan otu, kişniş baharatı ve ceviz dışında hiçbir ürün kullanmamaktadırlar. İmalat sezonunda çalışanlarıyla birlikte; her dakikasında imalatın içinde bulunup, tüm stoklarının senelerdir aynı kalitede ve aynı lezzette olmasını sağlamaktadırlar.
Firmadaki yöresel peynirler Sakarya ve Düzce’nin çeşitli köylerinde özenle yaptırılıp tüketicilere ulaştırılmaktadır. Firmada çok özel olan Acıkalı Abaza Peyniri, Fesleğenli Abaza Peyniri gibi spesiyal peynirleri bulabilmenizin yanı sıra, dünyada en prestijli zeytinyağı yarışmalarının altısından büyük ödül ile dönen çok özel bir zeytinyağını da bulmanız mümkün.
Ürünlerinde renklendirici, tatlandırıcı ve kıvam arttırıcı gibi doğal olmayan yapılara karşı olan firma sahipleri kendi adlarına fason üretim yapan diğer üreticileri de bu kriterlere göre seçmektedirler. Firmanın ismi 1864 Abhaz Sürgünüyle Türkiye’ye ilk gelen dedelerinin ismi olan Dejuna’dan gelmektedir.
Tüm Türkiye’ye bu doğal ürünlerin kargo ile gönderimini sağlayan iki genç kardeş, insanın en büyük yatırımı kendi boğazından geçen sağlıklı gıdaya yapması gerektiğini her fırsatta belirtip,önemli olanın müşteri değil insan kazanmak olduğunu, her memnun kalan kişi sayesinde işlerini daha da severek yaptıklarını iletiyorlar.